basında çıkan haberler

diziyle ilgili basında çıkan haberleri bu başlıkta bulabilirsiniz...

Elveda Rumeli ders verdi

Ekranların sevilen dizilerinden Elveda Rumeli’de, Sütçü Ramiz, tüm okumamışlığına rağmen verdiği insanlık dersleriyle herkesin gözlerini yaşartıyor.

atv’nin beğeniyle izlenen dizisi Elveda Rumeli, bu hafta da izleyiciyinin ekran başından bir saniye olsun ayrılmasına izin vermedi.

Geçen haftaki bölümde çete kılığına girmiş Yunan askerlerinin Dimitri komutasında bir köyü basıp çoluk-çocuk, genç-yaşlı demeden öldürüp köyü yaktıktan sonra kaçmaları, Balkan’lardaki karışıklığın ilk kıvılcımı olmuştu. Peşlerine düşen Osmanlı askerleri karşısında bozguna uğrayan Dimitri, bir çok adamını kaybetti ve askeleri arasındaki itibarını da yitirdi.

Bu hafta olayı haber alan Sütçü Ramiz’in köyündeki Müslüman ahali Kaymakamlığın önüne giderek olayı protesto etti ve savaşa katılmak istediklerini söylediler. Oysa, Osmanlı’nın Balkanlar’la uğraşacak vakti de böyle bir hazırlığı da olmadığı için savaşla ilgili her türlü söylemi susturmaya çalışmaktaydı. Hatta olayın duyulmasına rağmen gazetelerin savaş çığırtkanlığı yapmalarına müsaade edilmemesi için gerekli önlemler de alınmıştı.

Kaymakamlıktan bir bahaneyle evlerine gönderilen halkı başka bir sürpriz beklemekteydi. Yunanlılar’la yıllardır aynı köyde yan yana evlerde yaşayan köy halkı, Dimitri ve adamlarının Müslüman köyünü yakmasından sonra korkarak evlerinden çıkmamaya başlamışlardı. Bu olayı süt dağıttığı bir gün farkeden Sütçü Ramiz, ekran başındaki herkese insanlık dersi veren bir davranışta bulundu. Koşa koşa camide namaz kılan köy halkına durumu anlatan Ramiz Baba, onlara sırt çevirmek yerine herkesin o akşam bir Hristiyan komşusuna misafirliğe gitmesi ve bir hediye götürmesini salık verdi. Coşkuyla karşılanan bu tavsiyeye imam da destek verince o akşam Hristiyan komşular ziyaret edildi. Böylece iyi yürekli, barışsever Sütçü Ramiz kendi köyünde barışı garantilemeyi başardı ama ne yazık ki Balkanlar kısa bir süre sonra gelecek olan büyük karışıklığın sancılarını yaşamaya başladı bile.
Eski Kaymakam Dilaver ile evlilik hayalleri kuran Meryem ve ağabeyi Hasan ise, basılıp yakılan köydeki tek akrabalarının canından endişe duymaktaydılar. Hasan, yaşayıp yaşamadıklarını öğrenmek için bozguna uğrayan köye doğru yola çıktı. Bu sırada Meryem’in son derece samimi ve içten duygularla söylediği şu sözler ise masum halkın içinde bulunduğu ruh halini son derece güzel özetlemekteydi.

"Eskiden ne güzeldi, hepimiz Osmanlıydık. sonra Sırp olduk, Bulgar olduk, Makedon olduk. Ben şimdi anlamadım ne olduk?"

KAYNAK: TELEVİZYONGAZETESİ

Sezonun aşkı Elveda Rumeli’de

atv’nin sevilen dizisi Elveda Rumeli’de Vahide ve Mustafa’nın aşkı, bütün dizilerdeki aşkları solladı. Sonunda Vahide’nin inadı kırıldı ama Ramiz babanın tavrı hiç beklenmedik bir final oldu.






Ne Şehrazat ile Onur’un aşkı, ne Asi’yle Demir’in aşkı, ne Deniz ile Yiğit’in aşkı, ne Menekşe ve Halil’in aşkı, ne de Ali ile Nisan’ın aşkı...Ekranların en keyifli, en sevimli aşıkları Elveda Rumeli’nin Vahide ile Mustafa’sı. Onların aralarına mafya, enteresan ilişkiler, ailevi felaketler, kötü niyetli kişiler vs girmedi. Onlar aşklarını son derece saf ve herkesten uzak yaşadılar. Aralarına sadece zaman zaman inadıyla meşhur Vahide’nin tüfeği girdi ama o sahnelerde bile ekran önündekiler hayli keyifli anlar yaşadılar.

Oğlu olmayan Sütçü Ramiz’in erkek gibi yetiştirdiği cesur ve gözüpek kızı Vahide’nin keçi gibi inadını kırmak için Mustafa hayli uğraştı.




İttihat ve Terakkici Mustafa’nın padişaha suikast girişiminden sonra kaçıp yerleştiği Pürsıçan’da Sütçü Ramiz kendisine evinin kapıları açtı. Üstelik, bütün köye de Mustafa’nın yiğeni Namık olduğunu söyleyerek Mustafa’yı korumaya aldı. Bu arada kızı Vahide ile manevi yiğeni Mustafa’nın arasında filizlenen aşkı ise hiç göremedi.

Fatma Ana’nın Mustafa’yı Nevreste ile evlendirme çabaları, bu durumu fırsat bilen Mustafa’nın Vahide’yi kıskandırma oyunları derken hayli eğlenceli bu çekişme ekran başındakileri de keyiflendirdi. Mustafa aslında Vahide ile evlenmek için gün sayıyordu ama bir kaçak olması nedeniyle hem sevdiği kızı hem de ailesini tehlikeye atmamak için duygularıyla boğuşuyordu. Vahide ise Mustafa’nın kendisini babasından istememesini bir gurur meselesi yapmış ve her fırsatta Mustafa ile çekişiyordu.




Ve nihayet bu hafta Mustafa’nın eski arkadaşı olan ve köye isyancıları bastırmak amacıyla gelen Osmanlı birliğinin komutanı Ahmet Ekrem, aslında için için aşık olduğu Vahide’nin Mustafa ile evlenebilmesine imkan tanıyacak kağıdı Mustafa’ya verdi. Yunanlılar tarafından basılan köyde ölen Namık isimli bir kişinin kimliğini Mustafa Namık olarak değiştirerek kadim dostuna sundu. Bu durum Vahide ve Mustafa arasındaki bütün sorunları çözmeye yetecekti. Ancak Vahide’nin inadını kırmak pek de kolay olmayacaktı.

Sadece kızçelerin olduğu bir anda evin önünde Mustafa ve Vahide’nin çekişmelerini izleyenler ekran başında hayli neşelendiler. Yerlerde sürünen inatçı aşıkların hali ve kızçelerin şaşkın bakışları altında en sonunda Mustafa, Vahide’ye kimliğini gösterip ’Artık engel kalmadı’ diyerek Vahide’nin önüde diz çöktü ve evlenme teklif etti. Ve tabi gemilerini çoktan yakmış olan Vahide, bu durum karşısında önce ne diyeceğini bilemeyerek kalakaldı. Sonra inanmayıp gitmeye kalkıştı. Mustafa’nın teklifini yinelemesiyle üzerine çullanan Vahide ve Mustafa bir süre yerde kapıştılar. Bu esnada kızçelerin şaşkın bakışları ise görülmeye değerdi doğrusu. Ve sonunda Vahide yelkenleri suya indirdi. Kızçelerin yardımıyla, Hatice, Meryem ve Dilaver de olayı duyunca Aşıkların yanına koştular.




Tam bu esnada Ramiz Baba ve Fatma Ana geldi. Mustafa biraz çekinerek ve endişeyle ’Biz birbirimizi seviyoruz ve evlenmek istiyoruz’ deyiverdi. İşte o anda herkesi şaşırtan bir şey oldu. Sütçü Ramiz, bir süre kalakaldı. Bir kızına bir Mustafa’ya baktı. Herkes sessiz bir şekilde Ramiz Baba’nın ne söyleyeceğini merak ederek bekledi. Ancak Ramiz baba Mustafa’ya ’O halde artık burada işin yok’ diyerek önlerinden geçip eve girdi. Zaten zor bir dönem geçiren ve nihayet kavuştuklarını düşünen Vahide ile Mustafa ise kalakaldılar.

Haftaya Sütçü Ramiz’in niçin böyle bir tavır sergilediğini hep birlikte göreceğiz. Ancak o zamana dek bazı sorular zihnimizi kurcalamaya devam edecek. Bakalım ekranların en sevimli aşıkları kavuşabilecekler mi?


Kaynak:
http://www.televizyongazetesi.com/haberDetayMiddle.asp?ID=9455

Yatıya da kalsa

Demet Akbağ'ı Elveda Rumeli dizisinin son bölümünde konuk oyuncu olarak izlediğimde içimden "Ah keşke şu evden hiç gitmese" diye geçirdim. Bana göre "Baldız Hüsniye" karakteri, Bir Demet Tiyatro'daki efsanevi tiplemeler hariç, Akbağ'ın şimdiye kadar ekranda canlandırdığı en başarılı karakter oldu. Akbağ'ın ezellikle Rumeli şivesine yatkınlığı parmak ısırttı. Zaten Elveda Rumeli'yi keyifle izliyordum. Demet Akbağ ile beraber tadından yenmez oldu. Ben yapımcıların yerinde olsam ne yapar, ne eder Baldız'ın aklını çeler, "yatıya" da kalmasını sağlardım!

Yüksel Aytuğ/Sabah

SİYASİLER EKRANDA HANGİ PROGRAMLARI İZLİYOR?
07.03.2008 10:12:00 Medyatava

Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği’nin yayın organı Prime Time, siyasilerin en çok izlediği programları araştırdı. İşte Gül, Erdoğan, Toptan, Baykal ve Bahçeli'nin ekranda tercih ettiği programlar ve izledikleri diziler.

Cumhurbaşkanı Gül spor programı, Başbakan Erdoğan sinemada film, TBMM Başkanı Toptan ve muhalefet liderleri ise dizi izliyor...

Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği’nin yayın organı Prime Time, siyasilerin en çok izlediği programları araştırdı. Cumhurbaşkanı Gül, spor programı “Maraton”u kaçırmıyor. TBMM Başkanı Köksal Toptan ve muhalefet liderleri ise en çok yerli dizi izliyor.
Prime Time dergisinin şubat sayısında yer alan “Liderlerin Oscarları” başlıklı haberde siyasilerin ekran tercihleri mercek altına alındı. Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği’nin liderlere yaptığı ziyaretlerden edinilen bilgilerin kaynak olarak gösterildiği haberde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Erman Toroğlu ve Şansal Büyüka’nın sunduğu “Maraton” programını kaçırmamak için zaman zaman uykusuz kalmayı göze aldığı belirtildi.

Toptan’ın dizisi Avrupa Yakası

TBMM Başkanı Köksal Toptan, tartışma programlarının yanı sıra “Avrupa Yakası”nı beğenerek izlediğini söyledi. Toptan ayrıca ailesinin de severek izlediği “Hatırla Sevgili” adlı diziyi de beğendiğini sözlerine ekledi.

Erdoğan sinema seviyor

Haberde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın televizyon izlemeye vakit bulamadığı vurgulanırken, tercihini “beyazperde”den yana kullandığı ifade edildi. Eşi Emine Erdoğan’la fırsat buldukça sinemaya giden Erdoğan’ın izlediği ve sevdiği filmler arasında “Organize İşler” ve “Babam ve Oğlum”un yer aldığı belirtildi.

Baykal’ın üç tercihi var

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal “Avrupa Yakası”nın müdavimleri arasında. Baykal’ın ayrıca Tolga Çevik ve Salih Kalyon’un TV8’de yayımlanan “Komedi Dükkânı” adlı program ile Star TV’de yayımlanan Haluk Bilginer ve Sumru Yavrucuk’un başrolünü oynadığı “Sevgili Dünürüm” adlı diziyi de severek izlediği ifade edildi.

Bahçeli, ‘Elveda Rumeli’yi izliyor

Televizyon izlemeye pek vakit bulamayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin odasında Meclis TV’nin sürekli açık olduğu belirtilirken, en sevdiği dizinin ise “Elveda Rumeli” olduğu kaydedildi. Bahçeli diziyi neden sevdiğini ise “Genelde tarihi konu alan programları şevkle izliyorum. Elveda Rumeli’yi de bu çerçevede izliyorum. Toprak kayıplarının hangi süreçlerden geçerek başladığını ortaya koyuyor. Bu yüzden severek izliyorum” şeklinde özetledi.

Milliyet

Rolü önce istememiş

Elveda Rumeli dizisinde Mustafa rolüyle izleyenlerin beğenisini kazanan Tolgahan Sayışman, kendisine teklif geldiği zaman ilk önce reddettiğini söyledi

Tolga Sayışman, Osmanlı İmparatorluğu'nun 500 yıllık hakimiyetten sonra, Rumeli'ye elveda diyen bir halkın hikayesini anlatan atv'nin sevilen dizisi Elveda Rumeli'den ilk teklif aldığında reddettiğini söyledi. Sayışman, daha sonra dizinin yapımcıları Serdar Akar ve Tarkan Karlıdağ ile senarist Alican Yaraş'la konuştuktan sonra fikrinin değiştiğini anlattı.

"Bana bu projeden bahsedildiğinde Amerika'ya gideceğimi o yüzden yer alamayacağımı söyledim. Sonrasında Alican ağbi ve Serdar Akar'dan projeyi dinleyince çok heyecanlandım. İyiki de kabul etmişim" diyen Tolgahan Sayışman, çok profesyonel bir ekiple çalıştıklarını ve hayranlık duyduğu isimlerle aynı projede olmaktan başlangıçta tedirginlik yaşasa da çok şey öğrendiğini söyledi.

Milliyet/Televizyon
KAYNAK:TELEVİZYON GAZETESİ

YÖNETMEN:KRONOLOJİYE SADIK KALIYORUZ


Elveda Rumeli `nin yönetmenlerinden Tarkan Karlıdağ ise, dizinin tarih kronolojisine son derece sadık kalınarak çekildiğini savunuyor. Tarihte meydana gelen Girit Ayaklanması, İttihatçılara yapılan haksızlıklar ve Makedonya `da Bulgar çetelerinin varlığının reddedilemez gerçekler olduğunu iddia eden Karlıdağ , "O dönemde yaşanmış olaylar üzerinden oluşan senaryoda, karakterler değiştirilebilir." diyor. Paşanın oğlu Abdül karakterinin hayali bir karakter olduğunu dile getiren yönetmen, "Tarihteki karakterlere birebir bağlı kalınırsa ortaya çıkan şey dizi değil belgesel olur" diyor. Karlıdağ , Rumeli `nin `Müslüman` kimliğinin dizide görünmemesiyle ilgili eleştirileri, "Bayram namazı çektik, imam görüntüledik. Önümüzdeki günlerde cenaze namazı kıldıracağız. `Biz burada Müslüman Hristiyan çatışmasını vermiyoruz. Sıcak ve sevimli bir aile dizisi çekiyoruz" cümlesiyle cevaplıyor. Karlıdağ , tarihi olaylar üzerinden ders vermeye çalışmadıklarını da söylüyor.
ALINTI

Elveda Rumeli’de yangın

Hem sütçü Ramiz’in evine hem de Balkanlar’a ateş düştü. Yunanlılar Osmanlı topraklarını taciz ederken, sütçü Ramiz’in evinde de başka bir acı yaşanmaktaydı.


atv’nin sevilen dizisi Elveda Rumeli’de dün akşam yine yürekler burkuldu. Geçen haftanın final sahnesinde Vahide ile Mustafa’nın evlenmek istediklerini söylemesi üzerine Sütçü Ramiz’in tepkisi herkesi merak içinde bırakmıştı. Ama korkulan olmadı. Vahide ve Mustafa’nın içten içen ve gizlice büyüyen aşkları galip geldi. Bu haftaki bölümün ilk dakikalarında Ramiz’in yufka yüreğinin sevda karşısında durmaktan kendisini nasıl alıkoyduğuna şahit olduk. Ramiz Fatma’yla dertleşirken "Kız babası olmak kolay değil. Kız babası dert babası’ Sıra kızçelere de geliyor. Daha bizim çok çekeceğimiz var. Madem birbirlerini sevdiklerine inanıyorsun, öyleyse gelsin istesin" diyerek herkesin yüreğine su serpti.


Bu durumda iş Fatma’ya düştü. Anne olarak kızını ve Mustafa’yı köşeye çeken Fatma, aralarındaki ilişkinin ciddiyetini anlamaya çalıştı. Bu sırada hem kızını hem de müstakbel damadını biraz hırpalayan Fatma, ekran başındakileri de epey güldürdü. Usta oyuncu Şebnem Sönmez’in o keyifli oyunuyla sahne daha da dikkatle izlendi

Ramiz’in Vahide’yle yaptığı konuşma ise ekran başındakilerin gözlerini yaşarttı.


Ramiz’in kızına "İşte hayat böyle insan doğar büyük ölür. Ölmek yaşayanlar için ama yaşamak insanlar için. Ama insan hayatını çok güzel yapabilir. Eğer her fena günde hep ’ben’ dersen mesut olamazsın. Acı günde, tatlı günde hep ’biz’ dersen ve o hep ’biz’ dediğini çok seversen mutlu olursun. Bak bu sözümü hiç unutma"öğüdünü verdi.

Oysa tam o dakikalarda, başka bir aşk büyük tehdit altındaydı. Gizli gizli dağ kulübesinde buluşan Zarife ve Alex, eşkıya Dimitri’nin eline düşmüştü. Onların Dimitri’nin elinden kurtulmasına müzmin aşık, nam-ı diğer Ispanak Namık yardım etti. Namık’ın gelmesinden istifa eden aşıklar kaçtı. Koşarak köye doğru giden Namık, Yüzbaşı Ahmet Ekrem’i yolda görünce olanları anlattı. Ahmet Ekrem hemen yardıma koştu.

Bu arada Vahide ve Mustafa heyecanla akşam için hazırlık yapmaktaydılar. Kız istemeye gidecek olan Mustafa, Cabbar Efendi’nin yardımıyla giyinip kuşanıp eline de lokumunu alıp yola düştü. Ancak bu sırada Alex ve Zarife’nin haberi Sütçü Ramiz’in evine gelmişti bile. Perişan bir halde koşturan Ramiz, Fatma ve Vahide, dağ kulübesine vardıklarında Kumandan Cemil ve askerleriyle birlikte Ahmet Ekrem de oradaydı. Ne Dimitri ne de genç aşıklar ortada yoktu.Kulübedeki kan ise aileyi perişan etti.



Zarife ve Alex, Dimitri ve yanındaki adamından kaçmayı başardılar. Bütün gece yürüyüp Alex’in bir arkadaşına sığındılar. Alex, geri dönerlerse sonlarının kötü olacağını bildiği için İstanbul’a gitmeye karar verdiklerini söyledi.

Ahmet Ekrem ve Namık bütün gece at sürdüler ve sonunda Dimitri ve bir adamını buldular. Ancak eşkıyaları götürdükleri Kaymakamlıkta başka bir süpriz onları beklemekteydi. Vahide’yi elde edemeyen kötü niyetli Kaymakam, intikamını başka türlü almayı planlamaktaydı.




Bu arada sabah olunca arkadaşlarının evinden ayrılan Zarife ve Alex’i Cabbar efendi ve Bedia Hanım çarşıda gördüler. İkna çabaları kar etmedi. İki aşık biletlerini almış tren saatini beklerken, Kaymakam’ın ’bulun onları’ emriyle her yere dağılan askerler kaçakları farketti. Tam namlular çevrilmiş ve Zarife ile Alex elele koşarken bölüm sona erdi. Bir sonraki haftaya kadar nefesler tutuldu.

ATEŞ OSMANLI’YI DA SARMAYA BAŞLADI
Sütçü Ramiz’in evine düşen bu yangın, bir taraftan da Osmanlı’nın ocağına düşmekteydi. İngilizler, Yunanlılar’ın Girit ve Balkanlar üzerindeki oyunlarından kendilerine nasıl bir pay çıkarabileceklerinin peşindeydi.



Makedonya’yı ’Avrupa’nın yumuşak karnı’ olarak niteleyen İngilizler, Ruslar’ın da aynı bakış açısında olduğunun farkındaydı. Bir strateji belirleme çabaları içindeydiler. Sadrazam ile görüşen İngiliz Sefiri’nin Osmanlı halkını Rodos ve Anadolu’ya nakletme teklifi üzerine Osmanlı’nın cevabı netti:Girit Osmanlı toprağıdır, oradan asla çıkmayız. Güney topraklarımıza da taciz devam ederse Yunanlılar’a savaş açmaktan çekinmeyiz. Bu böyle biline!

Hem Sütçü Ramiz’in hem de Osmanlı’nın ocağına düşen bu ateş bakalım nasıl son bulacak.

TELEVİZYONGAZETESİ-ZELİHA KUZUCANLI

atv tercih ediliyor

Medya Takip Merkezi'nin (MTM) periyodik olarak her hafta hazırladığı yerli dizilerle ilgili reklam araştırmasına göre, atv'nin yapımlarına ilgi artarak devam ediyor. En çok tercih edilen 10 yapımın 6'sı atv'de yer alan yerli dizilerden oluşurken, listenin ilk 4'ünde de Parmaklıklar Ardından, Avrupa Yakası, Sıla ve Elveda Rumeli var.
alıntı

Maksat Muhabbet’te bu hafta;
Türk futbolunun şeytanı RIDVAN DİLMEN,
Tiyatro ustalarının ustası ERDAL ÖZYAĞCILAR,
Yeteneği ve güzelliği ile dikkat çeken oyuncu GÜLÇİN ŞANTIRCIOĞLU
Ve türkü dünyamızın en güzel sesli sanatçılarından HÜSEYİN TURAN var...

Üstelik, “Stars of Magic” kapsamında ülkemize gelen dünyaca ünlü illüzyonist ERIX LOGAN, müzikal şarkıcısı SARA'nın büyüleyici sesi eşliğindeki şovuyla Maksat Muhabbet’te olacak!

Ayrıca muhteşem gösterileriyle izleyenlere keyifli dakikalar yaşatacak üç bayandan oluşan MP3 grubu da Maksat Muhabbet’te!
http://www.atv.com.tr/prog,maksat_muhabbet.html

Elveda Rumeli neden seviliyor?

atv'de ekrana gelen ve kısa sürede en çok sevilen diziler arasına giren Elveda Rumeli, neden bu kadar çok beğeni topluyor. Dizide sütçü Ramiz'i canlandıran Erdal Özyağcılar bunun sırrını açıkladı

atv'de yayınlanan ve Kadir Çöpdemir'in sunduğu 'Maksat Muhabbet programının konukları arasında usta oyuncu Erdal Özyacağcılar de yer alıyordu.

Önceki yıl Yabancı Damat dizisinde Gaziantepli bir baklavacıyı canlandıran ve gönüllerde taht kuran Özyağcılar, bu başarılı rolden sonra Elveda Rumeli dizisindeki sütçü Ramiz rolüyle de büyük beğeni topladı.

Makedonya'da yapılan çekimlere bir kaç gün ara vererek İstanbul'a gelen Özyacığcılar, ayağının tozuyla Kadir Çöpdemir'in programına katıldı.

"Ben yurt dışında çalışan bir işçi olarak geldim" diyerek espri yapan Özyağcılar, Elveda Rumeli dizisinin neden bu kadar büyük başarı yakaladığını şöyle anlattı:

"Bu dizide çok emek var. Dizi çekilmeden önce Tarkan Karlıdağ, Serdar Akar, projeyi yapanlar 7 ay kadar oralara gitmişler. Önce mekan bulmuşlar. Biz ilk defa yurt dışında bir dizi çekiyoruz ve 1897'de geçen bir dizi. Çok güzel mekanlar bulmuşlar. Bir de zaman tüneli gibi. Tarihsel dokusu, bir dönem dizisi olunca seyircinin ilgisini çekiyor. Biz tabii orada oyunculuğumuzun dışında çok zaman vererek dili de hallettik. Rumeli ağzını çözdük. Kostümüyle, mekanıyla, ön çalışmasıyla yapılmış bir proje ile olay güzel gidiyor. Seyirci ile daha rahat buluşuyor."

KAYNAK: TELEVİZYON GAZETESİ

atv’nin sevilen dizisi Elveda Rumeli’de dün akşam Zarife ile Aleks’in aşkına vurulan zincir, herkesin yüreğini dağladı. Sütçü Ramiz’in ilk başlardaki tavrı ise herkesi korkuttu ancak Ramiz Baba yine yaptı yapacağını.




Yıl 1897, Makedonya topraklarındaki Manastır’ın Pürsıçan Kasabası ayaklandı. Neden? Çünkü Sütçü Ramiz’in Müslüman kızı, aynı köyde yaşadıkları Hristiyan Alex’e gönlünü kaptırmıştı. Bütün ahali, birlikte yiyip içiyor, sohbet [COLOR=black]ediyor, alışveriş yapıyor, öyle yaşayıp gidiyorlardı ama iş ’aşk’a gelince kalın bir çizgi çekiliyordu. Ekran başındakiler için ’Masum bir sevda, ne var ki bunda?’ diyerek gözyaşları içinde bırakan aşklar geçmişte de aynı zincire vuruldu ve yıl 2008 yine onlarca, yüzlerce, binlerce kez aynı akıbete uğradı.



Oysa dün akşam Elveda Rumeli’de en katı yürekleri bile dize getirebilecek masumluktaki sevda için bir çok insanın gözleri doldu. Ramiz babanın bile ilk duyduğunda verdiği tepkiye kimse inanamadı. Sütçü Ramiz, "Benim öyle bir kızım yok" diye bağırmakla kalmamış, gözü gibi sevdiği karısını da tartaklamış ve yüreğini çok kırmıştı. Öyle ki Fatma, kızçeleri ve Vahide’yi de alıp Bedia’nın evine gitmişti. Sütçü Ramiz ise ’öğretilmiş gururu’na tutunup ’Ben herkesin yüzüne nasıl bakarım? Utancımdan aynalara bile bakamıyorum’ diyordu. Ramiz’in bu tavrı herkesi şaşırttı. Çünkü böyle durumlarda en soğukkanlı, en yapıcı, en hoşgörülü olan hep Ramiz Baba olurdu.
Sütçü Ramiz, kızını reddederken Fatma ise daha bir inatla sarılmıştı analık duygularına.Allah erkeklere gurur vermiş ama nerede, nasıl kullanacaklarını hiç bilmiyorlar diyen Fatma, Hatice’yle dertleşirken ekran başındakilere de iyi bir ders verdi şu sözlerle:Ben sade bir anayım. Allah bana da vermiş gurur ama lazım şimdi analıktır. Baban da unutsun gururunu lazım bilsin babalığını. Fatma, gururun değil ana-babalığın tarafını tutup yapması gerekeni yaptı ve sözünden dönmeyip o çok sevdiği evini ve kocasını terkedip gitti.

Ramiz Baba’nın aklını başına getiren kişi ise Hasan oldu. Akrabalarını bulmak için gittiği ve Yunanlılar tarafından yakılıp yıkılan köyde sağ kalan tek küçük çocuğu kucağına alıp gelen Hasan, bomboş evde ne olduğunu anlamaya çalışırken Ramiz Baba’ya Bu artık Hatice’yle bizim oğlumuz. Allah kimseyi annesiz babasız, yetim, öksüz koymasın deyince Ramiz Baba’nın gururu yerine biricik kızının sevgisini bıraktı. Aslında en çok sahip çıkması gereken zamanda kızını nasıl sahipsiz koyduğunu farkeden Sütçü Ramiz koşarak kasabaya indi. Bu sırada Kaymakam Abdül’ün hain planları ortaya çıkmaktaydı. Abdül, Manastır’dan getirilen kaçak aşıklar Zarife ve Alex’i kasaba halkından korumayıp linç edilmelerine gözyumma planları yapmaktaydı. İki aşık Ahmet Ekrem komutasındaki 4 askerle kasabaya girdiklerinde tüm ahali meydanda toplanmış, tek suçları birbirlerini sevmek olan iki genci linç etmeye çalışmaktaydılar. Cabbar Efendi ve Dilaver’in de çabalarıyla bir süre durum idare edilse de Ramiz Baba’yı farkeden ahaliden bir kısım, yaşına başına baktamadan Ramiz’i dövdüler. Kalabalık Alex ve Zarife’ye yönelmişken atının üzerinde ’Kara kalpaklı’ kılığındaki Mustafa belirdi. Tam bu arada Kaymakam’ın emrine karşı çıkan Cemil Kumandan, bir manga askerle olayı önledi ve Zarife ile Aleks’i linçten kurtardı. Bu sahneler yaşanırken elleri zincirli Zaife ile babasının gözgöze geldikleri anlar ise herkesin yüreğini dağladı.

Kaymakam Abdül ise tasarladığı senaryonun olmamasına sinirlenip, emrine karşı gelerek aşıkları linçten korumaya giden Kumandan Cemil’i görevden aldı. Ancak tam o sırada sinirle içeri giren Ahmet Ekrem, Kaymakam Abdül’ün özellikle asker göndermemesinin bir suç olduğunu ve Makedonya Valisi’ne kadar olayı götüreceğini söyleyince Cemil yeniden görevine alındı.Baba ile kızının hapisteki karşılaşması ise oldukça acıydı.Ben seni affettim dese de babası, Zarife Sizi rezil rüsva ettim. Affetme beni diyerek ellerine yapıştı babasının. Ama Ramiz, kızını her koşul ve şartta bağrına basmaya artık hazırdı. Bütün Pürsıçan üstüne gelse bile.
Ve hınçlarını alamayan, aşıkları linç etme zevkine (!) erişemeyen kızgın ahali, ellerinde meşalelerle Zarife ile Aleks’in dilek ağacından aldılar hınçlarını. Ağaç kül oldu ancak aşıkların sevda ateşi herşeye rağmen yanmaya devam ediyor.

Fatma ise olaylardan sonra kızlarıyla evine dönüp bütün aileyi biraraya topladı. Köylerinden gitmeye hiç niyetleri olmayan aile, aşkı yüzünden hapse düşen kızları için birlik olup sırt sırta verdiler.Sütçü Ramiz de her sabah yaptığı gibi ertesi sabah yine süt arabasını alıp yollara düştü. Yüzündeki o gülen ve herşeye umutla bakan ifadesiyle "Sütçü geldi, Sütçü Ramiz diyerek etrafındaki bakışlara aldırmadan alnı ak, başı dik yürüdü.OSMANLI SAVAŞA HAZIRLANIYOR Bu arada osmanlı İmparatorluğu Teselya’daki topraklarına çeşitli saldırılar yapan ve taciz eden Yunanlılar ile çıkacak olası bir savaş için hazırlanmaktaydı. Sadrazam, Yunan Sefiri’ne padişahın son uyarısını yaptı Teselya’daki mütecaviz durum devam ederse devletimiz elinden geleni ardına koymayacaktır.

Bazen oraları özlüyorum

Elveda Rumeli dizisinde sütçü Ramiz'i canlandıran Erdal Özyağcılar, çok güzel bir ortamda çalıştıklarını ve Türkiye'ye geldiği zaman bazen oraları özlediğini söyledi.

atv'nin sevilen dizisi Elveda Rumeli, Makedonya'daki Manastır'ın 40 kilometre dışındaki tarihi bir köyde çekiliyor.

Kadir Çöpdemir'in sunduğu 'Maksat Muhabbet programına konuk olan Erdal Özyağcılar, 100 yıl önce dizide anlatıldığı gibi Müslüman ve Hıristiyan ahalinin birlikte yaşadığı bir köyde çekim yaptıklarını söyledi.

Oradaki ortam hakkında bilgi veren usta oyuncu, "Oranın çok güzel keyfi var. Bizim çalıştığımız yer dünyanın en güzel yerlerinden. Çok güzel bir ova, dağlarla kaplı. Biz 1600 rakımda çalışıyoruz. Manastır çok şirin ve küçük bir yer. Orada bir aile gibi olduk, bütün arkadaşlarla. Ben çok seviyorum bazen özlüyorum buraya geldiğim zaman" diye konuştu.

Kaynak:Televizyongazetesi