tarafından 
Türk Pop Müziği'nin yeni isimlerinden Arkın Çelik, "Farkın" adlı albümüyle ilgili merak edilen soruları Cafe Pal'de yanıtladı.
Esin Görür - Radyocu olman sebebiyle müziğin hayatındaki yeri muhtemel ama merak ettiğim, bir albüm yapma kararını nasıl aldığın?
Arkın Çelik– Aslına bakarsan bir albüm yapma fikriyle başlamadım. Sadece kendim için parça yapıyordum fakat çevremde çalışmalarımı dinleyenler o kadar pozitif yorumlar yaptılar ki, iş ciddiye bindi birden -ki bu anlattığım iki sene öncesine dayanıyor-...
E- Albüm beklediğimin dışında bir tarzda geldi. İçinde Türk ezgilerinin, elektronik temellerin ve tabii zaman zaman rap vokallerinin de yer aldığı farklı bir tarz olmuş. İlk albümde tam olarak istediğini sergilemek mümkün oldu mu?
A- Bu albümdeki tüm parçalar uzun zaman önce yazıldı. Şimdi bir beste yapsam böyle parçalar olmaz muhtemelen ama o zaman yapılmış ve şimdi sergilenen doğru parçalar hepsi… Ne duymak istiyorsam onu yaptım. Bu işten keyif aldığım ve anladığım için bu albümü elinizde tuttuğunuzu düşünüyorum…
E- Türkçe albüm yapmaya nasıl karar verdin peki? Ben yabancı bir albüm beklediğimi itiraf edebilirim...
A- Türkçe’yi çok iyi konuştuğumu düşünüyorum ve bundan da çok gurur duyuyorum. İlk sebep tabii ki bu. Bunun dışında İngilizce parça yazmak bana göre çok daha kolay ve ben kolayı seven biri değilim. Bu sebeple albüm Türkçe. Ayrıca İngilizce bir albümü yurt dışında yayınlamak gerekir ama adama "sen kimsin" diye haklı olarak sorarlar. Bence ilk önce kendi çöplüğümde ötmeliydim…
E- Albüm teşekküründe, “beni Türkçe parça yazmaya teşvik eden Ece Anlı’ ya sonsuz teşekkürler” demişsin! Bu noktada yabancı parçaların da mevcut olduğunu çıkarıyorum ve soruyorum, daha sonrası için yabancı albüm projesi de var mı?
A- Yunanistan’dan teklifler var. Bu albümdeki tüm parçaları İngilizce söz yazmamı ve orada çıkarmamı istiyorlar fakat şu an için böyle bir proje söz konusu değil. Ama ileride neden olmasın?
E- Aslında bu sene 2 albüm çıkardığını söylemek hatalı olmaz. Ece Anlı’nın albümündeki tüm parçalar (sadece biri dışında) yine senin imzanı taşıyor. İki albüm birden sunmak nasıldı peki?
A- Çok yorucu ve çok heyecanlıydı. Ece’nin albümündeki parçalar benim tarzımda olmayan parçalardı, hatta tarzımın yanına bile yaklaşması mümkün değildi diyebilirim. Fakat Ece’nin yorumu çok doğruydu ve bence o parçalar Ece’den başka biri tarafından bu kadar doğru ve güzel okunamazdı. Bu sebeple ilk albümüm “El Pençe”nin (Ece’nin albümünü kastediyor) heyecanı ve önemi benim için bir başka… E- Bu kadar besteyi birden görünce ikinci albüm de çok uzakta değilmiş gibi görünüyor...
A- Aslına bakarsan stüdyoya girsem bir buçuk ay sonra yeni bir albümle karşınıza çıkabilirim. Hatta Ece’nin de ikinci albümü bile hazır! Fakat bu albümüm çabuk tüketilsin istemiyorum, malum tüketim toplumunda yaşıyoruz… Tüm parçalarım benim için ayrı ayrı değerli ve özel! Bu sebeple ilk önce bu albüm iyice sindirilmeli… İkinci albüm kısmı zaten kolay…
E- Ayrıca albüm kapağındaki teşekküründe ilgimi çeken bir de Bülent Seyhan’ a ettiğin teşekkür oldu. “İleride daha fazla risk alabileceğimiz günlerin gelmesi dileğimle” demişsin. Risk almaktan korkanların bol olduğu bir sektördesin ve bundan dolayı dertlisin sanırım?
A- Esin söyleşimizin bundan sonraki kısmı benim dertlerimi konuşarak geçirebiliriz, yani o denli büyük derdim… Radyocu olmam sebebiyle zaten bu işin bir şekilde içinde bulunuyorum ve takip etme durumundayım. Pop müziği eleştirmiyorum ama yapılan kötü işleri de söylemekten çekinmiyorum. Yaptığım eleştiriler de öyle sıradan değil bence, çünkü ben bu işin mutfağından geliyorum, ki bir yerde de işim zaten müziği kategorize etmek... İsim vermek istemiyorum ama tek parçalık albümleri duymak, dinlemek mümkün bizim sektörde ve bence bu korkunç bir şey. Madem tek parça var single albüm yap ama tabii bizim ülkemizde bir single albüm piyasası olmadığı için şimdi bu haldeyiz. Bu sebeple benimle beraber bu farklı tarza sahip çıkan ve destekleyen Bülent Seyhan’a sonsuz teşekkürler tabii.
E- Albümünün her aşamasında senin elin var. Parçalar, düzenleme, kayıt, mix, hatta kapak grafik... Tüm bunların altına imza atıyor olmakla bir risk almışsın bence, en azından senin için çok daha basit olabilirdi…
A- Her şeyde benim imzam olsun diye çıkmadım bu yola aslında ama sonuç böyle oldu nihayetinde… E- Klip “Serden Geçtim”in remix versiyonuna geldi. Yine mikrofon başında olmana rağmen bu sefer farklı olarak aynı zamanda kamera önündesin. Nasıl bir çalışma oldu?
A- Plan olarak aylarımızı alsa da, çekimler 26 saat sürdü. Titizliğim yine sebep tüm bunlara… Cast, şu, bu derken yine aldık başımızı gittik ve tam planladığımız gibi tam 4 ayrı klip çektik.
E- İkinci klip için dinleyenlerine neler söyleyebiliriz?
A- İkinci klip için “Sen Gittin Ben Kaldım” isimli parçayı düşünüyorum. (Yoğun ısrarlarım sonucunda “Takma” isimli parçaya da klip sözü almayı da başarıyorum bu arada)
E- Radyo dışında reklam seslendirmelerinde de sesini duyuyoruz. Seni tanımam sebebiyle bu benim için gerçekten çok keyif verici. Çalışmalar devam edecek mi?
A- Buraya gelmeden önce seslendirme şirketindeydim Esin. (“Evet ama ben bu soruları dün gece hazırladım Arkın” diyerek durumu kurtarıyorum.) Evet tabii ki devam edecek benim için çok farklı bi deneyim. Kendi sınırlarımı aşabileceğim, yeni şeyler deneyebileceğim bir iş. Bu sebeple ne sıkılmak nede çalışmaları bırakmak şimdilik mümkün değil gibi görünüyor…
E- İnternet siten hala yok fakat Myspace (www.myspace.com/arkincelik) sayfandan seni takip etmek yine de mümkün. Peki ama internet sayfan ne zaman etkin olacak?
A- Çok titizim ve şu sıralar gerçekten vaktim yok Esin, tembellimden değil yani… Yayın öncesinde sana da gösterdim günlük programımı, sen de hak verirsin ki bu yoğunlukta internet sitesiyle uğraşmak pek mümkün olmuyor. Fakat Myspace’de bana gerekli olanakları sağlıyor…
E- Evet ama o zamanda bu noktada Myspace sayfanın güncelliğini de tartışmalıyız…
A- Tamam evet haklısın bu konuda biraz tembel sayılabilirim, ama şaka bir yana internet sitem için iki farklı versiyon hazırlandı. En yakın zamanda etkin hale getireceğim…
E- Son olarak Pal FM dinleyenlerine ne söylemek istersin peki?
A- Bu sektörde olduğum için herkesi, her albümü takip etmeye çalışıyorum. Bu sebeple Pal FM dinleyenleri bu frekansta müziği takip etmeye devam etsinler, çünkü müziğe dair en doğru ve en güncel haberlere bu frekanstan ulaşmaları mümkün. Hem bu sebeple benim parçalarıma kulak kabartmış olurlar. Ayrıca Pal FM araba teybimde 5 numarada kayıtlı. 1 değil 5 çünkü kullanımı daha kolay ve pratik. Yanlış anlaşılmasın =)
E- Seni bu stüdyoda görmek gerçekten çok keyifliydi Arkın, en yakın zamanda tekrar görüşmek ve müziği konuşmak üzere…
*** “Takma” isimli parçanın İngilizce versiyonu da albümde dinleyenlerle buluşuyor, henüz albüm sahibi olmayanlara da bu harika parçayı hatırlatmakta fayda var…
