Dunyada haberleri buraya ekleye bilirsiniz
2 posters
DÜNYA'DA HABERLER
Zeyno- Admin
Mesaj Sayısı : 2611
Yaş : 39
Nerden : https://yeni.1talk.net'de
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°1
DÜNYA'DA HABERLER
Zeyno- Admin
Mesaj Sayısı : 2611
Yaş : 39
Nerden : https://yeni.1talk.net'de
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°2
Türkiye 200 ülkede tanıtılıyor
İstanbul, Antalya ve İzmir'in, 24 saat süreyle aralarında BBC World, Avrupa'nın önde gelen haber kanalı N24, Arap haber kanalı El Cezire'nin de bulunduğu 47 televizyon kanalı ve çeşitli medya platformları aracılığıyla 200 ülkede, 11 dilde, 2,1 milyar insan tarafından izlendiği bildirildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Earth Television Network'ün ortak yürüttüğü proje kapsamında, Türkiye'nin her gün ekonomik, kültürel, turistik ve sportif etkinliklerinin dünyaya canlı olarak duyurulduğu, bunun tanıtım değerinin yaklaşık 1 milyar dolara denk düştüğü belirtildi.
Earth TV Türkiye Temsilcisi Tuncay Bilgin, yaptığı açıklamada, Türkiye ve Türk turizmi açısından önem taşıyan İstanbul, Antalya ve İzmir'in canlı görüntüler ve sürekli bilgi akışı sağlanarak, gerçek görüntülerle dünya vitrinine sunulduğunu söyledi.
Bilgin, 1 Marttan itibaren, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Tanıtım Genel Müdürü Özgür Özaslan'ın teklifiyle İzmir'in 2015 EXPO adaylığının desteklenmesi amacıyla Konak ilçesine yüksek teknolojili bir kamera yerleştirildiğini kaydetti.
Bilgin çevresine 360 derece ve yukarı aşağı 180 derece dönebilen, 19 kat yakınlaştırma yeteneğine sahip, uzaktan kumanda edilebilen, HD görüntü sağlayan kameralarla İstanbul, Antalya ve İzmir'in 24 saat tüm dünya tarafından seyredildiğini ifade etti.
kaynak: http://www.showtvnet.com/haber/dunya/21032008/turkiye.shtml
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Earth Television Network'ün ortak yürüttüğü proje kapsamında, Türkiye'nin her gün ekonomik, kültürel, turistik ve sportif etkinliklerinin dünyaya canlı olarak duyurulduğu, bunun tanıtım değerinin yaklaşık 1 milyar dolara denk düştüğü belirtildi.
Earth TV Türkiye Temsilcisi Tuncay Bilgin, yaptığı açıklamada, Türkiye ve Türk turizmi açısından önem taşıyan İstanbul, Antalya ve İzmir'in canlı görüntüler ve sürekli bilgi akışı sağlanarak, gerçek görüntülerle dünya vitrinine sunulduğunu söyledi.
Bilgin, 1 Marttan itibaren, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Tanıtım Genel Müdürü Özgür Özaslan'ın teklifiyle İzmir'in 2015 EXPO adaylığının desteklenmesi amacıyla Konak ilçesine yüksek teknolojili bir kamera yerleştirildiğini kaydetti.
Bilgin çevresine 360 derece ve yukarı aşağı 180 derece dönebilen, 19 kat yakınlaştırma yeteneğine sahip, uzaktan kumanda edilebilen, HD görüntü sağlayan kameralarla İstanbul, Antalya ve İzmir'in 24 saat tüm dünya tarafından seyredildiğini ifade etti.
kaynak: http://www.showtvnet.com/haber/dunya/21032008/turkiye.shtml
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°3
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
bağdatta yayalara ateş açıldı
Irak’ın başkenti Bağdat’ın güneyinde seyir halindeki araçlardan yayalara ateş açıldı, saldırıda ilk belirlemelere göre 7 kişi öldü.
Polis, Zaaferiniye mahallesinde silahlı kişilerin bulunduğu 3 araçtan yayalara ateş açıldığını, saldırıda 16 kişinin de yaralandığını belirtti. Olayla ilgili ayrıntılı bilgi verilmedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133940
Irak’ın başkenti Bağdat’ın güneyinde seyir halindeki araçlardan yayalara ateş açıldı, saldırıda ilk belirlemelere göre 7 kişi öldü.
Polis, Zaaferiniye mahallesinde silahlı kişilerin bulunduğu 3 araçtan yayalara ateş açıldığını, saldırıda 16 kişinin de yaralandığını belirtti. Olayla ilgili ayrıntılı bilgi verilmedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133940
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°4
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
sigarayı göstermeyecekler
İngiltere'de sigaraların market ve bakkallarda vitrine ya da görünür raflara konulup sergilenmesinin yasaklanması düşünülüyor.
Hükümet tarafından bu konuda bir çalışma başlatıldığı belirtildi. Sigara kullanımını azaltmak ve özellikle de çocukların sigaraya başlamasının önüne geçmek için yapılan planlamayla pub ve restoranlarda sigara satılan makinalar üzerinde de daha sıkı kontrol uygulanması öngörülüyor.
Hükümetin uygulamayı başlatmaya yönelik karar öncesinde anketler yoluyla halkın görüşüne de başvurmayı düşündüğü belirtiliyor.
Kamu Sağlığı Bakanı Dawn Primarolo, çocuklara sigara içmenin kötü olduğunu öğretmenin büyük önem taşıdığını belirterek, "Bu eğer sigara makinalarının dış cephelerini tümüyle renksiz, fotoğrafsız hale getirmeyi ya da sigarayı tümüyle raf ve vitrinden indirmeyi gerektiriyorsa bunu yapmaya hazırım" dedi.
Uygulamanın başlaması halinde sigarayı bırakırken kullanılan nikotin içeren sakızlar ya da nikotin bantlarının yaygın biçimde satılır hale gelmesini sağlayıcı önlemlerin alınması da söz konusu olacak
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=134010
İngiltere'de sigaraların market ve bakkallarda vitrine ya da görünür raflara konulup sergilenmesinin yasaklanması düşünülüyor.
Hükümet tarafından bu konuda bir çalışma başlatıldığı belirtildi. Sigara kullanımını azaltmak ve özellikle de çocukların sigaraya başlamasının önüne geçmek için yapılan planlamayla pub ve restoranlarda sigara satılan makinalar üzerinde de daha sıkı kontrol uygulanması öngörülüyor.
Hükümetin uygulamayı başlatmaya yönelik karar öncesinde anketler yoluyla halkın görüşüne de başvurmayı düşündüğü belirtiliyor.
Kamu Sağlığı Bakanı Dawn Primarolo, çocuklara sigara içmenin kötü olduğunu öğretmenin büyük önem taşıdığını belirterek, "Bu eğer sigara makinalarının dış cephelerini tümüyle renksiz, fotoğrafsız hale getirmeyi ya da sigarayı tümüyle raf ve vitrinden indirmeyi gerektiriyorsa bunu yapmaya hazırım" dedi.
Uygulamanın başlaması halinde sigarayı bırakırken kullanılan nikotin içeren sakızlar ya da nikotin bantlarının yaygın biçimde satılır hale gelmesini sağlayıcı önlemlerin alınması da söz konusu olacak
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=134010
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°5
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
Butan kralını istiyor
Geleneklerini ve kültürünü yabancı etkisinden sıkı sıkıya koruyan, yılda belirli sayıda turist kabul eden ve sigaranın tamamen yasak olduğu tek ülke olan Butan, yüzyıllık mutlak monarşiden sonra dünyanın en yeni demokrasisi olmak için sandık başına gidiyor.
Ancak halk, demokratik seçimlerin yapıldığı günde bile "Kral, babamız gibi. Hepimiz babamızı tercih ederiz" diyor.
600 bin nüfuslu ülkedeki 300 binden fazla seçmen yine de demokrasiye geçişi tamamlayacak adım olarak, parlamentonun alt kanadı Ulusal Meclisin 47 üyesini belirlemek için sandık başlarında uzun kuyruklar oluşturdu.
Butan'da parlamentonun üst kanadı Ulusal Konsey'in 25 üyesi için seçimler aralıkta yapılmıştı.
Seçime katılan iki parti; Demokratik Halk partisi ile Butan Barış ve Refah Partisinin halka verdiği söz ise aynı: Ekonomiyi geliştirirken Butan'ın mirasına saygılı olmak...
"Kıymetli" krallarının yerini siyasetin almasının neler getireceğini bilmeyen seçmenler ise hem heyecanlı hem de kaygılı.
Devlet memuru bir seçmen, kralın kendilerine demokrasi olanağını tanıdığını, çünkü Kralın ileri görüşlü ve bilge olduğunu söylüyor, sözlerini "Biz kralımızı tercih ederiz" diyerek tamamlıyor.
Tahtını oğlu Jigme Keşar Namgyal Wahgchuck'a bırakan Kral Jigme Singye Wangchuck, Asya'nın dev ülkeleri Hindistan ve Çin arasında sıkışıp kalan ülkesinin geleceği için demokrasiye geçişin gerekli olduğuna karar vermişti. Eski Kral, Butan'ın anayasası niteliğindeki yarım asırlık kraliyet kararnamesinin yerini alacak anayasa çalışmalarına 2001'de başlamıştı.
28 yaşındaki yeni Kral Jigme Keşar Namgyal Wangchuck, devletin başı olarak kalacak, ancak parlamentonun devlet başkanını azil yetkisi olacak.
Nüfusunun yüzde 75'ini Budist, yüzde 25'ini Hinduların oluşturduğu Butan, dünyaya pencerelerini yavaş yavaş açmaya 1960'larda başladı.
O dönemde yol, elektrik, hastanenin olmadığı, ihtiyaçların takas yoluyla sağlandığı, yabancıların ülkeye girişine izin verilmediği Butan'a televizyon bile 1999'da girdi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=134007
Geleneklerini ve kültürünü yabancı etkisinden sıkı sıkıya koruyan, yılda belirli sayıda turist kabul eden ve sigaranın tamamen yasak olduğu tek ülke olan Butan, yüzyıllık mutlak monarşiden sonra dünyanın en yeni demokrasisi olmak için sandık başına gidiyor.
Ancak halk, demokratik seçimlerin yapıldığı günde bile "Kral, babamız gibi. Hepimiz babamızı tercih ederiz" diyor.
600 bin nüfuslu ülkedeki 300 binden fazla seçmen yine de demokrasiye geçişi tamamlayacak adım olarak, parlamentonun alt kanadı Ulusal Meclisin 47 üyesini belirlemek için sandık başlarında uzun kuyruklar oluşturdu.
Butan'da parlamentonun üst kanadı Ulusal Konsey'in 25 üyesi için seçimler aralıkta yapılmıştı.
Seçime katılan iki parti; Demokratik Halk partisi ile Butan Barış ve Refah Partisinin halka verdiği söz ise aynı: Ekonomiyi geliştirirken Butan'ın mirasına saygılı olmak...
"Kıymetli" krallarının yerini siyasetin almasının neler getireceğini bilmeyen seçmenler ise hem heyecanlı hem de kaygılı.
Devlet memuru bir seçmen, kralın kendilerine demokrasi olanağını tanıdığını, çünkü Kralın ileri görüşlü ve bilge olduğunu söylüyor, sözlerini "Biz kralımızı tercih ederiz" diyerek tamamlıyor.
Tahtını oğlu Jigme Keşar Namgyal Wahgchuck'a bırakan Kral Jigme Singye Wangchuck, Asya'nın dev ülkeleri Hindistan ve Çin arasında sıkışıp kalan ülkesinin geleceği için demokrasiye geçişin gerekli olduğuna karar vermişti. Eski Kral, Butan'ın anayasası niteliğindeki yarım asırlık kraliyet kararnamesinin yerini alacak anayasa çalışmalarına 2001'de başlamıştı.
28 yaşındaki yeni Kral Jigme Keşar Namgyal Wangchuck, devletin başı olarak kalacak, ancak parlamentonun devlet başkanını azil yetkisi olacak.
Nüfusunun yüzde 75'ini Budist, yüzde 25'ini Hinduların oluşturduğu Butan, dünyaya pencerelerini yavaş yavaş açmaya 1960'larda başladı.
O dönemde yol, elektrik, hastanenin olmadığı, ihtiyaçların takas yoluyla sağlandığı, yabancıların ülkeye girişine izin verilmediği Butan'a televizyon bile 1999'da girdi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=134007
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°6
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
2 yaşında ama o bir kahraman
İngiltere'de iki yaşındaki Joshua adlı çocuk, annesinin hayatını kurtardı. Annesi kalp krizi geçirip bayılınca kendisine öğretildiği gibi acil yardım telefonu olan 999'u çeviren çocuk, görevliye "Annem uyanmıyor" dedi.
Yetkililer telefon kayıtlarından evin adresini öğrendi. Olay yerine ulaşan yetkililere kapıyı, bir kutunun üstüne çıkarak anahtarı çeviren Joshua açtı. 30 yaşındaki anne Isobel Brookes, hastaneye kaldırıldı.
Kendine geldikten sonra yaptığı açıklamada "Oğlumla gurur duyuyorum" dedi. Anne Brookes, yedi yaşındaki kızının da daha önce kendisini aynı şekilde kurtardığını söyledi. Telefonu açan polis ise "Onun küçük olduğunu biliyordum. Ama iki yaşında olduğunu öğrenince şoke oldum" dedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133993
İngiltere'de iki yaşındaki Joshua adlı çocuk, annesinin hayatını kurtardı. Annesi kalp krizi geçirip bayılınca kendisine öğretildiği gibi acil yardım telefonu olan 999'u çeviren çocuk, görevliye "Annem uyanmıyor" dedi.
Yetkililer telefon kayıtlarından evin adresini öğrendi. Olay yerine ulaşan yetkililere kapıyı, bir kutunun üstüne çıkarak anahtarı çeviren Joshua açtı. 30 yaşındaki anne Isobel Brookes, hastaneye kaldırıldı.
Kendine geldikten sonra yaptığı açıklamada "Oğlumla gurur duyuyorum" dedi. Anne Brookes, yedi yaşındaki kızının da daha önce kendisini aynı şekilde kurtardığını söyledi. Telefonu açan polis ise "Onun küçük olduğunu biliyordum. Ama iki yaşında olduğunu öğrenince şoke oldum" dedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133993
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°7
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
fil adama tam yüz nakli
30 yaşındaki Fransız kanser hastası Pascal Coler, geçen ocak ayında gizli bir şekilde yapılan yüz nakli operasyonuna kadar, bir daha rahat bir şekilde yemek yiyebileceğini, konuşabileceğini ve çevredekilerin korku dolu bakışlarına maruz kalmadan sokaklarda yürüyebileceğini hayal edemiyordu.
Ancak kendisini 6 yaşından bu yana pençesine alan ve 24 yıl boyunca yüzünde dev tümörlerin oluşmasına neden olan Von Recklinghausen hastalığının yarattığı acılar, uygun dokunun bulunduğu bir kadavradan alınan yüzle, Paris yakınlarındaki Henri Mondor Hastanesi'nde son buldu.
İNSANLAR BAKINCA DÜŞÜP BAYILIYORDU
Ameliyata alındığı o soğuk ocak gününe kadar binbir acıyla iki lokma yemek yiyebilen; şekli bozulmuş çenesi ve dudakları denediyle güçlükle konuşabilen, hatta kimi zaman sokakta kendisine bakanların bir anda düşüp bayılmasına neden olan Coler, becerikli cerrahlar tarafından yapılan dünyanın ilk tam yüz naklinin ardından, yepyeni bir görüntüye sahip oldu.
'YENİ YÜZÜM SAYESİNDE SEVGİLİ BULABİLİRİM'
Bundan 100 yıl önce aynı hastalığa yakalanan Joseph Merrick adlı adamın, aktör John Hurt tarafından canlandırıldığı 'Fil Adam' filmdekiyle aynı genetik bozukluktan şikayetçi olan Pascal Coler, İngiltere'de pazar günleri yayımlanan News of The World gazetesine verdiği demeçte, "Şimdi artık kabuslarım sona erdi. Bu operasyon hayatımda bir devrim yarattı. İlk kez normal bir insan gibi yaşayabileceğim. İnsanlar artık sokakta durup yüzüme bakmayacak ve çığlıklar atmayacak. Hatta şimdi evlenip çocuk sahibi olmayı düşünmeye de başlıyorum. Yeni yüzüm sayesinde kendime bir sevgili bulabilirim" diye konuştu.
MASKE TAKAR GİBİ TAKTILAR
Coler'e yapılan 16 saatlik ameliyat sırasında cerrahlar, hastanın neredeyse bütün yüzünü kaplayan tümörlü bölgeyi neşterle tamamen kesip, bir maskeyi çıkarır gibi çıkarıp aldı. Daha sonra da, yüzü bağışlanmış olan kadavranın yüz dokusu aynı şekilde kesilerek, yine maske takar gibi Coler'in yüzüne yerleştirildi. Tabi bu işin en önemli kısmı, sinir uçlarını ve kas dokusunu yeni yüzün dokusuna birleştirebilmekten geçiyordu.
Yapılan başarılı operasyonun ardından şimdi Coler rahatça yemek yiyip konuşabiliyor ve yüz egzersizleri sayesinde mimikleri her gün biraz daha beceri kazanıyor.
İLK KISMİ NAKİL 2005 YILINDA YAPILMIŞTI
Coler'in ameliyat masasında ölmesine neden olabilecek kadar riskli bir operasyon gerektiren tam yüz naklinden önce bilim adamları 2005 yılında dünyanın ilk kısmi yüz naklini gerçekleştirmişti. Yüzü köpek tarafından ısırılıp parçalanan Isabella Dinore, devrim niteliğindeki bir ameliyatla, dünyanın ilk kısmi yüz nakli yapılan hastası olmuştu
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133991
30 yaşındaki Fransız kanser hastası Pascal Coler, geçen ocak ayında gizli bir şekilde yapılan yüz nakli operasyonuna kadar, bir daha rahat bir şekilde yemek yiyebileceğini, konuşabileceğini ve çevredekilerin korku dolu bakışlarına maruz kalmadan sokaklarda yürüyebileceğini hayal edemiyordu.
Ancak kendisini 6 yaşından bu yana pençesine alan ve 24 yıl boyunca yüzünde dev tümörlerin oluşmasına neden olan Von Recklinghausen hastalığının yarattığı acılar, uygun dokunun bulunduğu bir kadavradan alınan yüzle, Paris yakınlarındaki Henri Mondor Hastanesi'nde son buldu.
İNSANLAR BAKINCA DÜŞÜP BAYILIYORDU
Ameliyata alındığı o soğuk ocak gününe kadar binbir acıyla iki lokma yemek yiyebilen; şekli bozulmuş çenesi ve dudakları denediyle güçlükle konuşabilen, hatta kimi zaman sokakta kendisine bakanların bir anda düşüp bayılmasına neden olan Coler, becerikli cerrahlar tarafından yapılan dünyanın ilk tam yüz naklinin ardından, yepyeni bir görüntüye sahip oldu.
'YENİ YÜZÜM SAYESİNDE SEVGİLİ BULABİLİRİM'
Bundan 100 yıl önce aynı hastalığa yakalanan Joseph Merrick adlı adamın, aktör John Hurt tarafından canlandırıldığı 'Fil Adam' filmdekiyle aynı genetik bozukluktan şikayetçi olan Pascal Coler, İngiltere'de pazar günleri yayımlanan News of The World gazetesine verdiği demeçte, "Şimdi artık kabuslarım sona erdi. Bu operasyon hayatımda bir devrim yarattı. İlk kez normal bir insan gibi yaşayabileceğim. İnsanlar artık sokakta durup yüzüme bakmayacak ve çığlıklar atmayacak. Hatta şimdi evlenip çocuk sahibi olmayı düşünmeye de başlıyorum. Yeni yüzüm sayesinde kendime bir sevgili bulabilirim" diye konuştu.
MASKE TAKAR GİBİ TAKTILAR
Coler'e yapılan 16 saatlik ameliyat sırasında cerrahlar, hastanın neredeyse bütün yüzünü kaplayan tümörlü bölgeyi neşterle tamamen kesip, bir maskeyi çıkarır gibi çıkarıp aldı. Daha sonra da, yüzü bağışlanmış olan kadavranın yüz dokusu aynı şekilde kesilerek, yine maske takar gibi Coler'in yüzüne yerleştirildi. Tabi bu işin en önemli kısmı, sinir uçlarını ve kas dokusunu yeni yüzün dokusuna birleştirebilmekten geçiyordu.
Yapılan başarılı operasyonun ardından şimdi Coler rahatça yemek yiyip konuşabiliyor ve yüz egzersizleri sayesinde mimikleri her gün biraz daha beceri kazanıyor.
İLK KISMİ NAKİL 2005 YILINDA YAPILMIŞTI
Coler'in ameliyat masasında ölmesine neden olabilecek kadar riskli bir operasyon gerektiren tam yüz naklinden önce bilim adamları 2005 yılında dünyanın ilk kısmi yüz naklini gerçekleştirmişti. Yüzü köpek tarafından ısırılıp parçalanan Isabella Dinore, devrim niteliğindeki bir ameliyatla, dünyanın ilk kısmi yüz nakli yapılan hastası olmuştu
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133991
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°8
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
İtalyan mafyası olaya el koydu
Mafya artık modadan balıkçılığa, korsan DVD üretiminden genetik biraya kadar değişik ve çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyor.
İngiliz Independent Gazetesi’nin haberine göre, mafyanın sattığı mallar, ününe uygun bir biçimde yasa dışı yollardan ve sağlık kuralları hiçe sayılarak üretiliyor. Nitekim, İtalyan Çiftçiler Sendikası, Sicilya mafyasının, makine yağlamakta kullanılan kolza yağına zeytin esansı katıp, halis zeytinyağı diye piyasaya sürdüğünü bildirdi. Piyasaya sürülen sahte gıda maddeleri zeytinyağıyla da sınırlı değil. Polis her ay, yüzlerce sahte Parma jambonu ele geçiriyor. Mafya örgütü Camorra, polis baskınlarına karşı 14 yaşından küçük çocuklar çalıştırıyor. Çünkü İtalyan yasalarına göre, küçük çocuklar hakkında soruşturma açılmıyor. İtalya’daki küçük işyerleri grubunun açıklamasına göre, ekonomik açıdan mafya, en büyük güçlerden biri haline geldi. Organize suç örgütlerinin yıllık kazancının, 126 milyar dolar olduğu ve bu miktarın, ülke üretiminin yüzde 7’sine eşit olduğu ifade ediliyor.
4 ÖRGÜT FAALİYETTE
Üretime yönelik olarak faaliyet gösteren dört büyük organize suç örgütü bulunuyor. Bunlar, Calabria’da Ndrangheta, Apulia’da Sacra Corona Unuta, Neapolitan Camorra ve Sicilya’da Cosa Nostra. Bu dört büyük mafya grubunun, gıda sektörüne yönelmekten başka, sadece sahte marka çanta ve DVD işinden yılda 10 milyar dolar, yiyecek işinden ise yine yılda 10 milyar dolar haksız kazanç elde ettiği belirtiliyor. Bu rakamları, ülkede yasa dışı faaliyetlerle mücadele eden komisyonun başkanı Tano Grasso verdi.
MODAYA EL ATTILAR
Napoli’de araştırmacı gazeteci olarak çalışan Roberto Saviano, Camorra hakkında yazdığı kitapta, önde gelen modacıların, bu mafya örgütünün kontrol ettiği taşeron konfeksiyon atölyelerine iş verdiklerini örnekleriyle açıkladı. Grasso da, Camarro’nun sadece Napoli’de yasa dışı olarak 2500 ekmek fırını işlettiğini söyledi. Grasso’ya göre, Cosa Nostra ile Ndrangheta ise, yine yasa dışı yollardan ton balığı avına odaklandılar.
Ülkede giderek güç kazanan "Eko Mafya"nın başkenti, güneydeki Campania kenti. Campania bölgesine her yıl, milyonlarca ton endüstriyel atık geliyor. Mafya ve özellikle de Camorra, bu bölgeye zehirli atıkları gömüp gizleyerek, milyonlarca dolar kazanıyor.
TURİSTLER İÇİN MAFYA REHBERİ
İTALYA’da lise öğretmeni ve mafya uzmanı Augusto Cavadi, ülkeye gelecek turistler için 55 sayfalık bir mafya turist rehberi hazırladı. Kitapta, turistlerin mafya hakkında merak ettiği tüm bilgiler bulunuyor. Japonca, Fransızca, Almanca, İngilizce ve İspanyolca basılan "Turistler için mafya" adlı el kitabında, en çok sorulan 10 sorunun da cevabı yer alıyor. Amerikan ABC TV’sine konuşan Cavadi, kitapta yer alan "Mafya çocuk, papaz ve kadın öldürür mü" şeklindeki soruyu yanıtlarken, "Evet, mafya kendisine karşı çıkan herkesi öldürür. Mafyadan duyulan korkuyu yok etmek istemem ama, turistler mafyanın ilgi alanına girmez" dedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133977
Mafya artık modadan balıkçılığa, korsan DVD üretiminden genetik biraya kadar değişik ve çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyor.
İngiliz Independent Gazetesi’nin haberine göre, mafyanın sattığı mallar, ününe uygun bir biçimde yasa dışı yollardan ve sağlık kuralları hiçe sayılarak üretiliyor. Nitekim, İtalyan Çiftçiler Sendikası, Sicilya mafyasının, makine yağlamakta kullanılan kolza yağına zeytin esansı katıp, halis zeytinyağı diye piyasaya sürdüğünü bildirdi. Piyasaya sürülen sahte gıda maddeleri zeytinyağıyla da sınırlı değil. Polis her ay, yüzlerce sahte Parma jambonu ele geçiriyor. Mafya örgütü Camorra, polis baskınlarına karşı 14 yaşından küçük çocuklar çalıştırıyor. Çünkü İtalyan yasalarına göre, küçük çocuklar hakkında soruşturma açılmıyor. İtalya’daki küçük işyerleri grubunun açıklamasına göre, ekonomik açıdan mafya, en büyük güçlerden biri haline geldi. Organize suç örgütlerinin yıllık kazancının, 126 milyar dolar olduğu ve bu miktarın, ülke üretiminin yüzde 7’sine eşit olduğu ifade ediliyor.
4 ÖRGÜT FAALİYETTE
Üretime yönelik olarak faaliyet gösteren dört büyük organize suç örgütü bulunuyor. Bunlar, Calabria’da Ndrangheta, Apulia’da Sacra Corona Unuta, Neapolitan Camorra ve Sicilya’da Cosa Nostra. Bu dört büyük mafya grubunun, gıda sektörüne yönelmekten başka, sadece sahte marka çanta ve DVD işinden yılda 10 milyar dolar, yiyecek işinden ise yine yılda 10 milyar dolar haksız kazanç elde ettiği belirtiliyor. Bu rakamları, ülkede yasa dışı faaliyetlerle mücadele eden komisyonun başkanı Tano Grasso verdi.
MODAYA EL ATTILAR
Napoli’de araştırmacı gazeteci olarak çalışan Roberto Saviano, Camorra hakkında yazdığı kitapta, önde gelen modacıların, bu mafya örgütünün kontrol ettiği taşeron konfeksiyon atölyelerine iş verdiklerini örnekleriyle açıkladı. Grasso da, Camarro’nun sadece Napoli’de yasa dışı olarak 2500 ekmek fırını işlettiğini söyledi. Grasso’ya göre, Cosa Nostra ile Ndrangheta ise, yine yasa dışı yollardan ton balığı avına odaklandılar.
Ülkede giderek güç kazanan "Eko Mafya"nın başkenti, güneydeki Campania kenti. Campania bölgesine her yıl, milyonlarca ton endüstriyel atık geliyor. Mafya ve özellikle de Camorra, bu bölgeye zehirli atıkları gömüp gizleyerek, milyonlarca dolar kazanıyor.
TURİSTLER İÇİN MAFYA REHBERİ
İTALYA’da lise öğretmeni ve mafya uzmanı Augusto Cavadi, ülkeye gelecek turistler için 55 sayfalık bir mafya turist rehberi hazırladı. Kitapta, turistlerin mafya hakkında merak ettiği tüm bilgiler bulunuyor. Japonca, Fransızca, Almanca, İngilizce ve İspanyolca basılan "Turistler için mafya" adlı el kitabında, en çok sorulan 10 sorunun da cevabı yer alıyor. Amerikan ABC TV’sine konuşan Cavadi, kitapta yer alan "Mafya çocuk, papaz ve kadın öldürür mü" şeklindeki soruyu yanıtlarken, "Evet, mafya kendisine karşı çıkan herkesi öldürür. Mafyadan duyulan korkuyu yok etmek istemem ama, turistler mafyanın ilgi alanına girmez" dedi.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133977
sevgi sihirbazı- Admin
Mesaj Sayısı : 3524
Nerden : izmir
Ruhsal Durumum: :
Durumum: :
Katılımı : :
Takımı :
Kayıt tarihi : 21/02/08
- Post n°9
Geri: DÜNYA'DA HABERLER
Rus gelinlere dikkat
İnternette pek çok çöpçatanlık sitesi yer alıyor. Rus sitelerinde ise yabancı koca arayan Rus kızlar dikkat çekiyor. Zaten bu yolla evlenip Amerika'ya, Avrupa'ya hatta Japonya'ya bile gelin gidenler hiç de az değil. Bu yüzden "Rus Gelin" filmleri bile yapılıyor.
İşte böyle bir sitede, Rusya'nın en ucra köşelerinden bir olan Ural Dağları'nın eteklerindeki Yoşkar-Ola kasabasından evlenmek için ilan vermiş kızlar hemen dikkat çekiyorlar. Ücra bir kasabada, "modellere taş çıkartacak ne kadar da çok güzel varmış" diye şaşırmamak mümkün değil.
VİZE İŞLEMLERİ İÇİN YÜKLÜ PARALAR
Bu kızlarla internet üzerinden irtibata geçen yüzlerce İngiliz ve Alman erkeği, kızlara sonunda evlilik teklif etti. Vize işlenleri için kızlar onlardan genellikle 30 bin Euro civarında para istedi. Paralar gönderildi, kızlar teşekkürlerini ve sevgilerini iletti. Erkekler havalara uçtu. Aradan bir hafta, 10 gün, bir ay geçince "gelinler"den ses seda kesildi.
Bir genç kız tarafından aldatıldığını düşünen bu erkekler "Yapacak bir şey yok" diyerek hayatına devam etti.
BAŞKALARININ FOTOĞRAFIYLA KANDIRIP DOLANDIRIYORLARDI
Ancak geçtiğimiz günlerde, ücra kasabanın internet sitesinden şüphelenen Rus polisi, gerçeği ortaya çıkardı. Meğer internette dolaşan o güzel kızların fotoğraflarının arkasında "sahte Rus gelin mafyası" varmış. O kızların hiç biri aslında yok. Fotoğrafları kullanıp para sızdıranların tamamı çete üyesi erkekler.
Çeteyi çöketren Rus polisi, çetenin bu işten yılda yaklaşın 50 milyon Euro kazandıklarını belirleri. Yoşkar-Ola'da bir işçinin ortalama maaşı aylık 100 Euro civarında.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133963
İnternette pek çok çöpçatanlık sitesi yer alıyor. Rus sitelerinde ise yabancı koca arayan Rus kızlar dikkat çekiyor. Zaten bu yolla evlenip Amerika'ya, Avrupa'ya hatta Japonya'ya bile gelin gidenler hiç de az değil. Bu yüzden "Rus Gelin" filmleri bile yapılıyor.
İşte böyle bir sitede, Rusya'nın en ucra köşelerinden bir olan Ural Dağları'nın eteklerindeki Yoşkar-Ola kasabasından evlenmek için ilan vermiş kızlar hemen dikkat çekiyorlar. Ücra bir kasabada, "modellere taş çıkartacak ne kadar da çok güzel varmış" diye şaşırmamak mümkün değil.
VİZE İŞLEMLERİ İÇİN YÜKLÜ PARALAR
Bu kızlarla internet üzerinden irtibata geçen yüzlerce İngiliz ve Alman erkeği, kızlara sonunda evlilik teklif etti. Vize işlenleri için kızlar onlardan genellikle 30 bin Euro civarında para istedi. Paralar gönderildi, kızlar teşekkürlerini ve sevgilerini iletti. Erkekler havalara uçtu. Aradan bir hafta, 10 gün, bir ay geçince "gelinler"den ses seda kesildi.
Bir genç kız tarafından aldatıldığını düşünen bu erkekler "Yapacak bir şey yok" diyerek hayatına devam etti.
BAŞKALARININ FOTOĞRAFIYLA KANDIRIP DOLANDIRIYORLARDI
Ancak geçtiğimiz günlerde, ücra kasabanın internet sitesinden şüphelenen Rus polisi, gerçeği ortaya çıkardı. Meğer internette dolaşan o güzel kızların fotoğraflarının arkasında "sahte Rus gelin mafyası" varmış. O kızların hiç biri aslında yok. Fotoğrafları kullanıp para sızdıranların tamamı çete üyesi erkekler.
Çeteyi çöketren Rus polisi, çetenin bu işten yılda yaklaşın 50 milyon Euro kazandıklarını belirleri. Yoşkar-Ola'da bir işçinin ortalama maaşı aylık 100 Euro civarında.
kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=133963